İsviçre’nin kalbinde, göller ve dağlarla çevrili büyüleyici Luzern, eşsiz doğası ve tarihi dokusuyla ziyaretçilerini kendine hayran bırakan bir şehirdir. Dört Kanton Gölü’nün kıyısında yer alan Luzern, aynı zamanda Alp Dağları’nın etkileyici manzarasına açılan bir kapı niteliğindedir.
Şehrin en ikonik simgelerinden biri olan Kapellbrücke (Şapel Köprüsü), 14. yüzyıldan kalma ahşap yapısıyla Avrupa’nın en eski kapalı köprülerinden biridir. Yakınında yer alan Spreuerbrücke de üzerindeki freskleriyle Luzern’in geçmişini yansıtır. Kentin merkezinde yükselen Musée du Lion (Aslan Anıtı) ise, Fransız Devrimi’nde hayatını kaybeden İsviçreli muhafızlara adanmış etkileyici bir eserdir.
Tarihî yapılarının yanı sıra Luzern, kültür ve sanat açısından da oldukça zengindir. Kultur- und Kongresszentrum Luzern (KKL), dünyaca ünlü konserlere ev sahipliği yaparken; sokaklarında dolaşırken Orta Çağ’dan kalma surlar, kuleler ve renkli meydanlar karşınıza çıkar.
Doğaseverler için Luzern, unutulmaz bir başlangıç noktasıdır. Buradan Pilatus Dağı’na ya da Rigi Dağı’na düzenlenen gezilerde panoramik manzaralar eşliğinde Alplerin büyüleyici güzelliği keşfedilebilir. Ayrıca göl kıyısında yapılacak tekne turları, şehre bambaşka bir perspektiften bakma imkânı sunar.
Hem tarihî hem doğal güzellikleriyle Luzern, İsviçre’nin en romantik ve en çok ziyaret edilen şehirlerinden biridir.